Genel

Nigar Kara

“Sevgiyle kalbi sıcacık olan insanlar bulmak, yardımlaşmak, paylaşmak hep önemli olmuştur. Beni insanların hayatlarına dokunmak, onlar için küçük mucizeler yaratmak hep mutlu etmiştir. Benim için hep Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) reklamındaki çocuğun ‘Bir tuğla da sen koy!’ cümlesini duymak bana üzüntü verirdi ve yardım edemediğim için üzülürdüm. Bursa’da toplum gönüllüsü bir grup gençle tanışmak, onlara katılmak bana bambaşka kapılar açtı. İnsanlara maddi olmasa da manevi destek olmak mutluluk vericiydi. Benim hikayem tam da lösemili çocukların dünyasına girmekle başladı. Bir gün topluluktan bir arkadaşımız bize bir numara verdi ve verdiği numaranın daha önce lösemili olan, on yedi yaşında kanseri yenen bir çocuğun numarası olduğunu söyledi. Mesajla ya da arayarak doğum gününü kutlayın ve mesajın sonuna ‘Kuki’nin selamı var’ yazmayı ya da söylemeyi unutmayın dedi. İşte o zamandan itibaren ‘Kuki’ olmaya karar verdim. Kuki’lik yapmaya, insanları mutlu etmeye devam ettim. Gönüllü olmak, paylaşmak, dertlerini dinleyip omuz vermek, sarılmak onlara iyi gelirken aslında bunun bana daha iyi geldiğini fark ettim. Empati kurmak, hem onları anlamak, hem de kendimi anlamak ve çözümlemek adına çok şeyler kattı. Başkasını gerçekten önemsemenin ve saygı duyulmanın ne kadar önemli olduğunu kavrattı.”

(Bursa, Türkiye)

Gönüllülük yoluyla Dünya’yı nasıl değiştiriyorsun?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.