Sena Seçkin
“Gönüllülüğe A. Hocamın vasıtasıyla ilk olarak Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV)’nda başladım. Özellikle çocuklarla çalıştığım zaman kendim olduğumu fark ettim, kendimde hiçbir şeyi değiştirmiyordum ve bu beni mutlu ediyordu. Çocukların hayal güçlerine ortak olabiliyordum. İletişim kurma problemim olduğunu düşünüyordum ancak bu ön yargım bir yıl içinde kayboldu ve kendimi ifade edebildiğimi TEGV ile fark ettim. Bu süreçte Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) ile tanıştım ve lise öğrencilerine İngilizce öğretmek ve okul derslerine destek olmak için gönüllü oldum. Çocukları dinliyor olmak, kendilerinin önemli olduğunu fark ettirmek bana daha çok deneyim kazandırmıştı. Sonra A. Hocamın sayesinde, kendisinin yürüttüğü bir proje olan World Human Relief Project’in bir ilanı ile karşılaştım. Fildişi Sahili’nde devlet koruması altındaki çocuklarla çalışma fırsatı buldum. Gidiş amacımız maddi, manevi ve psikolojik destek bağlamında nelere ihtiyaçları olduğunu saptayıp destek olmaktı. Her öğrenme deneyimi yapılan işlerin daha da iyi olmasını sağlıyordu. Ardından Nepal’de bir okulun temeli için oradaydık, temel kazısı ve inşaat malzemelerin taşınmasına destek oluyorduk. Bölge halkında çocuğu olan kadınlara, çocuk koruma noktasında hem psikolojik hem de sosyal açıdan destek oluyorduk. İki hafta bölge halkının evlerinde misafir olduk. Sürekli farklı evlerde farklı insanlar görmek bir deneyim olmuştu. Kenya sürecinde ise on gün boyunca özel bir yetimhanenin koruması altındaki çocuklarla çalıştık. Onlarla birlikte yaşıyor olmak, tüm saatlerini birlikte geçirmek sosyal uyum halini doğurmuştu. Yaş gruplarına göre oyun atölyeleri tasarlamıştık. Oradaki koşulları baz alarak eğitimler hazırlıyorduk. Bu sağladığımız desteğin sürdürülebilir olması için, onlara mesleki deneyimler sunup danışmanlık yapıyorduk. Birlikte ürettiklerimizi satıyor ve kazandığımız bağış olarak tekrar onlara geri dönüyordu. Bütün bunları yaşadığım için başka bir yaşamsal motivasyona sahibim ve hem mesleki anlamda hem de sosyal olarak kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum. Anlıyorsunuz ki, gönüllü olarak asla kaybetmeyeceğiniz bir deneyim kazanıyorsunuz.”
(İstanbul, Türkiye)
Gönüllülük yoluyla Dünya’yı nasıl değiştiriyorsun?